Irak’taki felaketten sonra Blair, İsrail-Filistin barışında neden yeniden görevde?

Irak Savaşı'nın mimarlarından Tony Blair, bu kez İsrail-Filistin çatışmasına çözüm arayan “iki devletli plan” için kurulan uluslararası komitede yer almak istiyor. Ancak geçmişte bıraktığı diplomatik enkaz ve başarısızlıklar, bölge halkları için hâlâ taze bir travma.

Irak’taki felaketten sonra Blair, İsrail-Filistin barışında neden yeniden görevde?

Ortadoğu’da yıkıcı sonuçlar doğuran politikalarıyla hafızalara kazınan eski İngiltere Başbakanı Tony Blair, şimdi de İsrail-Filistin çatışmasını çözmeyi amaçlayan iki devletli çözüm planı kapsamında yeniden uluslararası sahnede boy göstermeye hazırlanıyor.

Blair’in, İsrail ve Filistin arasında kalıcı barışı hedefleyen yeni bir uluslararası inisiyatife katılmak üzere davet edildiği ve bu girişimde aktif rol almak istediği belirtiliyor. Bu planın arkasında, Batı'daki bazı diplomatik çevrelerin "deneyimli figürler" aracılığıyla sürece meşruiyet kazandırma çabası yatıyor.

Ancak Blair’in bu süreçteki varlığı, bölgedeki birçok kesimde endişe ve tepki yaratmış durumda.

Blair’in Ortadoğu kayıtları tartışmalı

Blair’in Ortadoğu’daki sicili oldukça problemli. 2003 yılında ABD ile birlikte Irak’ın işgaline öncülük eden Blair, savaşın kitle imha silahları bahanesiyle başlatılmasına önayak olmuş, ülkeyi uzun süreli kaos ve şiddet ortamına sürüklemişti.

Irak’taki felaketten sonra Blair, İsrail-Filistin barışında neden yeniden görevde? - Resim : 1

Bu politikaların sonucu olarak sadece Irak değil, tüm bölge zincirleme çatışmalarla sarsıldı; terör örgütleri güç kazandı, devlet yapıları çöktü. O dönemde alınan kararların bedeli, milyonlarca sivilin hayatıyla ödendi.

Blair, 2007-2015 yılları arasında da Ortadoğu Dörtlüsü’nün temsilcisi olarak Filistin-İsrail müzakerelerinde görev almış ancak bu süreç, ciddi bir diplomatik başarı sağlayamadan sonuçlanmıştı. Filistinli kaynaklar, Blair’in arabuluculuğunu “tek taraflı ve etkisiz” olarak nitelemişti.

Irak’taki felaketten sonra Blair, İsrail-Filistin barışında neden yeniden görevde? - Resim : 2

Blair’li komite güvenilir mi?

Yeni iki devletli planın Blair gibi bir figürle temsil edilmesi, bazı gözlemciler tarafından "Batı'nın eski hataları tekrar etme riski" olarak değerlendiriliyor. Filistinli akademisyenler ve insan hakları savunucuları, bu tercihin tarafsızlıktan uzak olduğunu ve İsrail lehine bir sürecin sinyali olabileceğini öne sürüyor.

Bir yandan da Blair’in politik çevrelerde hâlâ etkin olduğu, diplomasi masasında tanıdık bir yüz olarak kabul edildiği görülüyor. Ancak Ortadoğu halkları için bu "tanıdıklık", güven değil, travmanın adı.

Irak’taki felaketten sonra Blair, İsrail-Filistin barışında neden yeniden görevde? - Resim : 3

Blair’in iki devletli çözüm planında yeniden sahneye çıkması, diplomatik deneyimden çok, geçmişteki feci hataların tekrarını çağrıştırıyor. Irak Savaşı ve başarısız barış süreçleri hafızalarda bu kadar tazeyken, Blair gibi bir ismin yeniden masaya davet edilmesi, Batı'nın hâlâ bölgeyi “yönetilecek bir dosya” olarak gördüğünü gösteriyor.

Oysa Ortadoğu’nun ihtiyacı, güven veren, adil, tarafsız ve geçmişi temiz aktörlerdir. Blair’in dönüşü ise, barışı değil, derinleşen güvensizliği çağrıştırıyor.

Rusya, Ukrayna altyapısını hedef aldı Gazze filosuna müdahale sonrası ilk hamle İsrail, vicdan gemisi Marinette’ye saldırıyor! Venezuela açıklarında askeri harekât