İsrail’den skandal karar: Türkler dahil tüm aktivistler hücrede tutulacak
Gazze’ye insani yardım taşıyan Madleen gemisinde yer alan ve uluslararası sularda alıkonulan Türk vatandaşı Suayb Ordu’nun da aralarında bulunduğu sekiz gönüllü, İsrail mahkemesi kararıyla bir ay boyunca hücrede tutulacak. İsrail, gönüllüleri “yasadışı giriş”le suçlarken, insan hakları savunucuları kararı “uluslararası hukuk ihlali” olarak nitelendiriyor.

Gazze’ye insani yardım götüren Madleen Özgürlük Filosu’na katılan sekiz uluslararası gönüllü, İsrail tarafından zorla alıkonularak Ramleh Gözaltı Merkezi’ne kapatıldı. Aktivistler arasında Türk vatandaşı Suayb Ordu da bulunuyor. 10 Haziran gecesi yapılan duruşmada, İsrail Mahkemesi, gönüllülerin bir ay boyunca hücrede tutulmasına onay verdi.
ULUSLARARASI SULARDA ZORLA DURDURULDULAR
Sicilya’dan yola çıkan ve sadece uluslararası sularda seyreden Madleen gemisi, İsrail güçleri tarafından hukuksuz şekilde durduruldu. Gemideki insani yardım gönüllüleri, İsrail’e giriş yapmadıkları halde "yasadışı giriş" suçlamasıyla gözaltına alındı. İsrail İçişleri Bakanlığı’nın talebi üzerine, aktivistlerin gözaltı süreci mahkeme tarafından onaylandı.
SINIR DIŞI SÜRECİ 8 TEMMUZ’A KADAR UZATILDI
Mahkeme, gönüllülerin gözaltı süresinin 8 Temmuz 2025’e kadar uzatılabileceğini belirtti. Karara göre, aktivistler 72 saatlik gözaltı süresini aşarak belirsiz bir süre daha tutulabilecek. Bu da sekiz kişinin, herhangi bir suçlama olmaksızın uzun süre hücrede kalabileceği anlamına geliyor.
"HUKUK DIŞI VE İNSAN HAKLARINA AYKIRI"
İsrail merkezli insan hakları örgütü Adalah, alınan kararı “insan hakları felaketi” olarak niteledi. Örgüt yaptığı açıklamada, “Bu uygulama tamamen hukuk dışıdır. Gönüllüler derhal serbest bırakılmalı ve görevlerine güvenle devam etmelidir. İsrail, uluslararası hukuku sistematik olarak ihlal ediyor” ifadelerine yer verdi.
ROTADA İSRAİL YOKTU
İsrail’in “yasadışı giriş” suçlamasına karşın, aktivistlerin rotasında İsrail’in yer almadığı ve hedefin doğrudan Gazze olduğu, belgelerle sabit. Filonun, Filistin karasularına yardım ulaştırmak üzere uluslararası hukuka uygun şekilde hareket ettiği biliniyor.