Karadeniz gazı evlere ne zaman gelecek? Melih Han Bilgin: Karadeniz'in efendisi biziz 2030'da bağımlılığı bitireceğiz
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Dönmez, Karadeniz gazının bu yılın Mart ayında sisteme verileceğini müjdelemişti. Peki Karadeniz gazında çalışmalar hangi aşamada? Doğalgaz evlere beklenen tarihte gelebilecek mi? Testlerin yüzde kaçı tamamlandı? TPAO Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Melih Han Bilgin merak edilenleri yanıtladı. Bilgin, 2030 yılına gelindiğinde doğalgazdaki dışa bağımlılığı tamamen ortadan kaldıracaklarını belirterek "Karadeniz'in efendisi biziz" dedi.

Türkiye, uzun yıllardır derin denizlerde arama yaparak gaz arayışını sürdürüyordu. Gaz rezervinin keşfinde başoktör; Barbaros Hayrettin Paşa, Fatih, Yavuz, Kanuni ve Oruç Reis gemileri. 4 derin deniz kuyusunu başarıyla tamamlayan Fatih 29 Mayıs 2020'den bu yana Karadeniz'de faaliyet gösteriyordu.

2022'nin sonuna geldiğimizde Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez müjdeli haberi verdi. Karadeniz'de keşfedilen doğalgazın gelecek yılın ilk çeyreğinde mart ayı gibi sisteme verileceğini belirten Dönmez, 4 yıl içinde kırk milyon metreküpe çıkarılacak üretimin konutlarda kullanılan gazın tamamını karşılamaya yeteceğini bildirdi.

Peki çalışmalar hangi aşamada? Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Melih Han Bilgin, Filyos Doğalgaz İşleme Tesisi'nde gazetecilerle bir araya gelerek tesisin son durumu ve Karadeniz ile Akdeniz'de yapılan hidrokarbon arama faaliyetlerine ilişkin son durumu değerlendirdi. Bilgin, uzun vadede planlamalar yaptıklarını vurgulayarak 2030'a kadar Türkiye'nin doğal gaz bağımlılığını ortadan kaldırmayı amaçladıklarını ifade etti.

TESTLERİN NE KADARI TAMAMLANDI?
Filyos Doğalgaz İşleme Tesisi'in çok yüksek teknolojili bir tesis olduğunu belirten Bilgin, "Zayıf akım düzeneklerinin ekipmanlarının tamamının test edilmesi sürecinin içerisindeyiz. Şu aşamada dışardaki kozmetik işleri yapıyoruz. Yollar, çevre çitleri gibi onlara gelmiş durumdayız. Mekanik olarak, elektronik olarak devreye alma sürecinin içerisindeyiz. Bizim için mart sonunda devreye almak da bir problem, teknik bir problem görünmüyor. Ancak tabi bu son anda bir problem çıkmayacağı ileri geri olmayacağı anlamına gelmez. Bizim temel hedefimiz mart ayı içerisinde yetiştirmek. Binlerce test yapıyoruz. Bu testlerden bir tanesinde başarısız olma durumunda dönüp süreci en başından bir daha kontrol etmek durumundayız. Dolayısıyla en ufak bir boşluk bırakmamak için devreye alma işlemlerimizde bütün testleri A'dan Z'ye yapıyoruz. Toplam 992 ana testimiz var. Küçük testleri saymıyorum. 992'nin yüzde 63'ü tamamlanmış durumda" dedi.

İLK SÜREÇTE TOPLAM İHTİYACIN YÜZDE 10'U
Bilgin'in açıklamaları şu şekilde:
"Bu süreç Türkiye'nin siyasi meselelerinin dışında olmalıdır. Çünkü millet adına görev yapılıyor, tabi ki yapılan işler günlük siyasi sonuçlar üretecektir. Ama 30-40 yıllık üretilebilir rezerv dediğimiz uzun bir süreçten bahsediyoruz. Biz ilk etapta, günde 10 milyon metreküp üreteceğiz. Önce toplam ihtiyacın yüzde 10'larına cevap vereceğiz.
Rakamsal karşılığı ne ayda 9 milyar dolar harcamak yerine 8 milyar dolar harcayacağız. Bir taraftan da Faz-2 ve Faz-3 ü çalışıyoruz. Bu kara tesisinin aşağı yukarı yüzde 10-15 alt yapısı Faz-2'ye yönelik olarak tasarlanmıştır. Bu sahada ne yapacağımızı biliyoruz. Yani böyle 2-3 ay sonra seçim, aman efendim keşif bulalım açıklayalım falan böyle bir şey yok.

HEDEF 2030
Biz önümüzdeki yılların planlamasını da şimdiden yapıyoruz. 2030'a kadar bizim hedefimiz Türkiye'nin doğal gaz bağımlılığını ortadan kaldırmak. Türkiye'nin enerji ithalatı ile ilgili 2022 senesinde yaklaşık 90-100 milyar dolar gibi bir açık var. Türkiye'nin cari açığının temel meselesi enerji ithalatıdır. Bir aylık 8-9 milyar dolar gibi bir açık var. Biz bunu kapatmaya çalışıyoruz, 'niye seçime yetiştirmeye çalışıyorsunuz' diyorlar. Bizim planımız kanayan yaraya pansuman yapmak. Kaybeden kim? Türkiye yani biziz.

"5 YIL İÇERİSİNDE KAZACAĞIZ"
Kazmadan kesin bir sonuç üretmek mümkün değil. Dolayısıyla bizim kazacak yerlerimiz var. Umut vadeden sahalarımız var. Kazı işi akşamdan sabaha karar verilecek bir şey değil. 5 yıl içerisinde bütün gemilerimizin hepsinin teker teker bir planlaması var.

"ÜMİTLENMEK İÇİN ÇOK NEDENİMİZ VAR"
Aslında Karadenizle ilgili büyük bir saha geliştirme konseptinin bileşenlerini uyguluyoruz. Tespit kuyusu kazmamız gerektiğinde tespit kuyusu kazıyoruz arama kuyusu kazmamız gerektiğinde arama kuyusu kazıyoruz. Gerek Doğu Akdeniz'de, gerekse Karadeniz'de bir iş planını icra ediyoruz. Özetle ümit beslemek için çok kuvvetli teknik nedenlerimiz var.

"KARADENİZ'İN EFENDİSİ BİZİZ"
Şu anda Karadeniz'i bizden daha iyi tanıyan, bizden daha ekonomik, hızlı, doğru kuyu açacak Karadeniz'in jeolojisini bizden iyi bilen hiç kimse yok. Karadeniz'in efendisi diyebilirsiniz yani. Türk bilimi, Türk petrolcülüğü Karadeniz'in üstadıdır.

"SAHALAR BİZİM"
Bizim kendi sahalarımızla ilişkili hiç kimseyle hiçbir ortaklığımız yok. Bu sahalar bizim. Buradan 250 kilometre açığa gittiğinizde tamamen Türk sularındasınız. Buradaki bütün kaynaklar, balıkçılık kaynakları da dahil olmak üzere, deniz, petrol kaynakları tamamı Türkiye Cumhuriyeti devletine aittir. Hiçbir politik ve operasyon riskimiz yok.

"4 GEMİ EŞ ZAMANLI KAZIYOR"
Çok büyük bir operasyon kabiliyetimiz var bizim. 4 tane sondaj gemisi çalıştırıyoruz eş zamanlı. Bunların 3 tanesi Karadeniz'de. Yavuz'a üst seviye kuyu tamamlama yapılacak ekipmanlar, Kanuni'ye alt seviye tamamlama yapılacak ekipmanlar, Fatih'e ise sondaj yapacak ekipmanlar konuldu. Dolayısıyla birbirinden farklı farklı işlevleri var bu gemilerin. Yani 3 gemiye ne gerek var diyenler için söylüyorum bunları. İşte bu planlama.

"HER TÜRLÜ GÜVENLİK SENARYOSU ÇALIŞILDI"
Bu tesisi hem siber anlamda korumak hem genel asayiş güvenliğini sağlamak için çalışılıyor. Mesela denizden yapılacak bir saldırıya kadar her tür senaryosu düşünüyoruz. Bununla ilgili devlet birimleri ile koordineli bir şekilde çalışıyoruz, arka saha güvenliğimiz Jandarmamız tarafından daha da arkada Milli Savunma Bakanımız koordinasyonuyla çalışıyoruz. Bütün bunlar planlanıyor."