Otel yangını davasında yürek burkan sözler: Kızımın is kokan ayakkabılarını kokluyorum
Grand Kartal Otel'de yaşanan yangın faciasında yakınlarını kaybedenler duruşma salonunda yaşadıkları acıları anlattı. Faciada eşini ve kızını kaybeden Rıfat Doğan’da o isimlerden biriydi. Doğan’ın "Kızımın is kokan ayakkabılarını kokluyorum. 2 aydır sizin yüzünüzden kanserle boğuşuyorum" ifadeleri herkesi ağlattı.

Otel yangını faciasında yakınlarını kaybedenler duruşma salonunda yaşadıkları acılarını anlatmaya devam ediyor.
Yangında eşi Ceren Yaman Doğan ile kızı Lalin Doğan'ı kaybeden Rıfat Doğan, yaşanılanları unutmamak için kızının odadan çıkan, is kokan ayakkabılarını her sabah uyandığında ve gece uyumadan önce kokladığını belirterek, "Buz gibi toprağa koyduk onları. Sabahları ayağı üşümesin diye fırında ayakkabısını ısıtıp öyle giydirirdim. Soyumuzu kuruttular.
Ölümden korkmuyoruz onlara kavuşacağımız için bize hediye bile olabilir. Bekir Hacıbekiroğlu, bizi tehdit ediyordu ama biz ölümden korkmuyoruz. Şurada gördüğümüz liyakatsiz insanların, dişini geçirebileceği eğitimsiz insanları çalıştırmasından dolayı bu olay meydana geldi.
Yangın gecesinde eşim ve Emine Ergül otelde oturmuş kahve içmiş. Eğer iyi niyetli olsalardı telefonla arayıp uyandırırlardı. Benim eşim de en azından olsa bulunduğu katı kurtarırdı. Bu ailenin Ahmet Demir, maymuncuğudur her kapıyı açar. Bütün Bolu da bunu bilir. Emine Ergül o ailedeki en güçlü karakterdir. Babasından aldığı güçle, Halit Ergül'ün ve tüm şirketlerin beynidir. Kızları da değerlidir, aslında işletmelerin tüm dekorasyon malzemelerin siparişlerine kadar karar verirler" diye konuştu.
"2 AYDIR KANSERLE BOĞUŞUYORUM"
Eşini ve kızını kaybettikten sonra kanser hastalığına yakalandığını anlatan Doğan, 6 gündür mahkemede yaşananları film gibi seyrettiklerini belirterek şu ifadeleri kullandı:
"Hollywood gibi bir yapım planlamışlar ama komedi ortaya çıkmış. Yönetim kurulu üyeleri şanslı, ömür boyunca sadece görüş günlerinde çocuklarının büyüdüğünü görecekler. Bizim öyle bir şansımız yok, bazı ailelerin soyunu kuruttular.
Bu katliam 78 kişiyle sınırlı kalmadı, o günden bugüne acıya dayanamayan 3 babayı kaybettik. Bu acı benden de kanser olarak çıktı.
2 aydır sizin yüzünüzden kanserle boğuşuyorum. Bizim başka yapacak bir işimiz yok. Hayatımızın sonuna kadar bu davanın peşindeyiz. Buradan ne karar çıkarsa çıksın emsal karar olacağını biliyorum."